Böbrek
Hastaları Oruç Tutabilir mi?
Her yıl Ramazan ayında hastalarımızdan çok sık
duyduğumuz bir soru bu; ‘’Böbrek hastasıyım, oruç tutabilir miyim?’’. Hastaları
doğru yönlendirmek hekim olarak bizim en önemli görevimiz ancak ne yazık ki tıbbi
olarak bu sorunun tek ve basit bir cevabı yoktur. Hastalıklar herkeste aynı
şekilde seyretmez, kişisel – bölgesel – ırksal farklılıklar vardır. Bu yüzden
mümkün olduğu kadar ‘’genelleme’’ yapmaktan kaçınılması gerekir ve
özetle ‘’hastalık yoktur, hasta vardır’’ prensibi ile yaklaşmak gerekir.
Bu soruya yanıt verebilmek için öncelikle hastanın hangi böbrek hastalığına
sahip olduğunu bilmemiz gerekiyor. Böbrek hastalığı denildiğinde tek bir
hastalığı anlamıyoruz, birçok böbrek hastalığı çeşidi vardır.
Böbrek hastalıklarını kısaca şu şekilde
sınıflandırabiliriz;
1-
Akut böbrek
yetmezliği (kısa süre içinde yeni gelişen böbrek fonksiyon bozukluğu)
2-
Kronik böbrek
hastalığı (uzun sürede yavaş yavaş gelişen böbrek fonksiyon bozukluğu)
3-
Son dönem böbrek yetmezliği
(diyaliz tedavisi alanlar)
4-
Böbrek nakli olmuş
hastalar
5-
Hipertansiyonu
olan hastalar
6-
Şeker hastalığına
(diyabetes mellitus) bağlı böbrek hastalığı olan hastalar
7-
Tekrarlayan böbrek
taşı ve/veya idrar yolu enfeksiyonu olan hastalar
Böbrek hastalığına sahip olan kişinin oruç tutup
tutamayacağını söyleyebilmek için yukarıda özetlenen böbrek hastalığının sebebi
ve tipinin yanında hastanın yaşı, genel durumu (düşkün, yatalak mı yoksa mobil
bir hasta mı?), volüm durumu (vücudundaki su miktarı; su eksikliği veya
fazlalığı var mı?), fiziksel kapasitesi, ek hastalığının olup olmaması,
kullandığı ilaçların çeşidi, ilaçlarını günde kaç kez kullanmak zorunda olduğu
ve Ramazan ayının hangi mevsime (sıcaklık ve sıvı kaybını öngörmek için) denk
geldiği gibi bir çok faktörü de bilmemiz gerekiyor. Yani sadece laboratuvar
sonuçlarına göre bir öneride bulunmak yanlıştır, bu kararı verirken hastayı
görmek ve her yönüyle detaylıca değerlendirmek gerekir. Tüm bu bilgilerin
ışığında oruç tutması sakıncalı olan ve olmayan hastaları şu şekilde
sıralayabiliriz;
Oruç tutması sakıncalı olan böbrek hastaları
şunlardır;
1-
İleri yaşlı, genel
durumu bozuk, fizik kapasitesi düşkün olan kritik hastalar
2-
Vücudunda su
eksikliği (dehidratasyon) olan veya bu duruma yatkın olan hastalar
3-
Akut böbrek yetmezliği
olan hastalar
4-
Evre 3 kronik
böbrek hastalığı (GFH <60 ml/dk olanlar) olup böbrek fonksiyonları hızlı bir
şekilde kötüleşen hastalar
5-
İleri evre kronik
böbrek hastaları (evre 4 ve sonrası yani GFH <30 ml/dk)
6-
Diyaliz tedavisi
alan hastalar
7-
1 yıldan kısa süre
önce böbrek nakli olmuş hastalar veya böbrek nakli olduktan sonra herhangi bir
nedenle böbrek fonksiyonları bozulan hastalar (allograft disfonksiyonu)
8-
Kontrolsüz
hipertansiyonu (tedaviye rağmen kan basıncı yüksek) olan hastalar
9-
Kontrolsüz diyabeti
(tedaviye rağmen kan şekerleri yüksek) olan hastalar
10- Tekrarlayan böbrek taşı ve/veya şiddetli idrar yolu
enfeksiyonu olan hastalar
11- Çok sayıda ilacı günün çeşitli saatlerinde kullanmak
zorunda olan hastalar
12- İnatçı bir şekilde serum elektrolit bozukluğu (hiponatremi,
hipernatremi, hipopotasemi gibi) gelişen hastalar
Oruç tutmasında sakınca olmayan hastalar
şunlardır;
1-
Genç yaş, genel
durumu ve fizik kapasitesi iyi olan hastalar
2-
Dehidratasyon (su
eksikliği) bulgusu veya yatkınlığı olmayan hastalar
3-
Böbrek fonksiyonları
stabil seyreden erken evre (evre 1-2) kronik böbrek hastaları
4-
Böbrek vericisi
(donör) olup takiplerinde böbrek fonksiyonları stabil – normal seyredenler
5-
1 yıldan daha uzun
zaman önce böbrek nakli olmuş ve nakilli böbreğinde sorun olmayanlar
6-
Kan şekeri regüle
olan, hipoglisemi atakları yaşamayan, ciddi ek hastalığı ve hedef organ hasarı
gelişmemiş kontrol altındaki diyabetik hastalar
7-
Kan basıncı regüle
olan, ciddi ek hastalığı ve hedef organ hasarı gelişmemiş kontrol altındaki
hipertansiyon hastaları
8-
Çok sayıda ilaç
kullanmayan, kullandığı ilaçların günün her saat diliminde alınması zaruri
olmayan (iftar sahur arası alınabilen) hastalar
9-
Serum
elektrolitleri stabil – normal seyreden hastalar
Hastada aşırı sıvı birikimi bulguları yoksa özellikle sıvı
kaybının daha fazla olduğu sıcak havalarda idrar söktürücü kullanımı
kısıtlanmalı, yeteri kadar sıvı iftar – sahur arasında alınmalı, iftarda ve
sahurda aşırı tuzlu veya yağlı, ağır yemeklerden kaçınılmalı ve evde tansiyon
ve şeker ölçümleri aksatılmamalıdır. Bunun yanında oruç tuttuklarında hastaların
ara ara (örneğin haftada veya 2 haftada bir) böbrek fonksiyon testlerini
yaptırmaları ve bir sorun olup olmadığını görmeleri önerilebilir.
Doç. Dr. Ekrem KARA
RTEÜ Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları Anabilim Dalı,
Nefroloji Bilim Dalı
20-04-2021, Rize